24 Ocak 2016 Pazar

Almanya ve Kısmi Romantik Yol Gezisi - Ön bilgiler ve hazırlıklar

    Çok çok uzun bir aradan sonra tekrar merhaba, yokluğum için bu sefer bahaneler üretmeyeceğim; çünkü geçen zamanlarda yaptığım veya yapmadığım şeyler için sürekli hesap verme zorunluluğu hissettiğimi anladım.
    Bloguma çok çok hoşuma giden bir tatil anısıyla geri dönmek istiyorum.
    Eşimle gezmeyi seviyoruz fakat şuan sabit bir işim olmadığı için kısıtlı bir bütçemiz var, genel olarak tatil planımızı denk getirdiğim ucuz uçak biletlerine göre ayarlıyoruz diyebilirim. Yani uçak biletini alıyoruz ve planımızı ona göre yapıyoruz, tatil planı yapıp uçak bileti almıyoruz :) 
    Bütün bir yaz uçak biletlerine baktım diyebilirim, ama benimki yaz tatili için değil Christmas zamanı tatili içindi. Almadım, boşver yapma dedim ama Almanya için uçak biletlerinde Pegasus havayolları %30 indirim yapınca çok uzun süredir görmeyi çok istediğim "Neuschwanstein Castle" yani "Yeni Kuğutaşı Kalesi"'ne (Almanca "Schloss Neuschwanstein, ingilizce olarak belki komik olacak ama noyşvanşteyn olarak okuyabilirsiniz) doğru bir yolculuk planlamaya karar verdim. Tesadüf eseri bu kalenin Almanya'nın üzerinde orta çağ kasabalarını içeren "Romantische Strasse" (İngilizce Romantic Road, Türkçe romantik Yol) üzerinde olduğunu keşfettim. (Kalenin ismi çok uzun olduğu için NC diye hitap edeceğim.)
    Ben 15-16 yaşlarındayken annem tam bir puzzle aşığıydı ve salondaki masamızın üzerinde 3000 parçalık puzzle tamamlanınca günlerce NC manzarasına dalıp durmuştuk. O zamanlar "Böyle şeyler gerçekten var mıdır?" diye tuhaf düşüncelerimiz de vardı çünkü kalenin manzarası tabiri caiz ise "masalsı" idi. Bu tatile gitmesi gereken bence annemdi, çünkü senelerdir Ludwig'in şatosunu sayıklıyor, malesef bana kısmetmiş. 
    Aslında bu tatilin dinlenme tatili olmasını istiyordum, eşim tam bir outdoor insanı ben de tam bir kafe kızı olduğumdan tatillerde zıtlık oluşuyor ama genelde ben eşime uyuyorum ve bolca yürüyorum, bu sefer böyle olmasın dedim ama yine de duramadım. Bileti Frankfurt gidişli ve Münih dönüşlü olarak aldım. Üstelik Romantik Yol üzerinde gidecekken tamamen "Aman şurayada gidelim noluur!" düşüncesi ile epey farklı bir rota çizdik. Gidene kadar kafamda en aşağı 100 kez "Hata ettim!" düşüncesi dolandı durdu ama şuan tatil bitti ve diyebilirim ki iyiki öyle yapmışım. 
     Güneşi ve yaz mevsimini sevmediğim için yaz tatillerini de sevmiyorum. Bu yıl eşimle anlaşma yapmıştım, daha önce yazdım mı bilmiyorum ama internet üzerinden kendi el işi ürünlerimi satmaya çalışıyorum, kısmen de harçlığımı çıkarıyorum. Bu tatillere de çorbada benim de tuzum da olsun diye maddi olarak bütçeye yardım etmeye çalışıyorum. Bu yeni yılda satışlarım çok olursa eğer bu tatile gideriz, yoksa biletleri yakarız diye biletleri ben ödedim. Super eko olarak iki kişi gidiş dönüş 390 tl, bagajlara da malesef 80 tl verdim. Eğer ki biletlerimizi satın aldığımız zaman bagaj hakkı satın almış olsaydık 28 tl ödeyecektik, yolculuk vakti yaklaştıkça bagaj hakkı ücretlerini sağolsun! pegasus bir hayli arttırdı. O yüzden super eko indirimi kullanırsanız bagaj hakkınızı anında almaya çalışın. Satışlarım istediğim gibi gitmedi, tatile gitmeyelim dediysem de dinletemedim, oraları görmeyi çok istediğimi bildiğinden bir de hali hazırda 2015 yılının mayıs ayında terör olayları nedeniyle Mısır-Hurghada uçak biletlerimiz yakmış olduğumuzdan eşim sağolsun elinden gelen fedakarlıkları yaptı ve yolculuğa çıktık. 
      Önce biraz ön bilgi vereyim.(fotoğraf alıntıdır)

      Romantik yol Almanya'nın güneyinde, Bavyera eyaletinde (Almanca Bayern) yaklaşık olarak 350 km süren, önceden de belirttiğim gibi orta çağdan kalma veya orta çağı anımsatan irili ufaklı evlerle dolu kasabaları içeren bir rota. Ortaçağda bu yol Almanya'yı güneyi ile bağlayan ticari bir yol olarak kullanılıyormuş, şu an için ise Almanya'yı sevimli gösteren ve turist çekmek için sevimli bir isim kullanılan bir rota. 
     Neden bu rotayı "Romantik" olarak adlandırdıklarını bilmiyorum ama tahmin edebilirim. Avrupada 1800-1850 yılları arasında sanatta ve özellikle edebiyatta "Romantik Devir" yaşanmıştır. Romantizm veya özellikle erkekler için kullandığımız "romantik" aslında Türkçede kullandığımız "ince düşünceli" vb gibi anlamlara gelmez, kabaca duyguları açığa çıkaran, estetik ve görsel güzellik gibi insanda belli başlı duyguları açığa çıkaran anlamına gelir, duygusal ama bizim bildiğimiz anlamda "içli" değil, bakınca veya okuyunca ahhh, offf dedittiren bir duygusallık. Romantik devir Medievalism'i (ortaçağcılık, orta çağ adetleri) yeniden diriltmiştir, estetiklik çok önemlidir ve "Picturesque Beauty"'e kabaca resimsel güzellik, Türkçede "Kartpostal gibi bir yerdi!" dediğimiz yerler veya nesneler akımına zemin hazırlamıştır. Bence ismi bu yüzden Romantik Yol. 
     Eğer bu rotayı takip edecekseniz, katedraller veya anıtlar görmeyeceksiniz. İçinde yaşamak isteyeceğiniz masalsı evler, dışarıdan bakınca yüreğinizi hop ettiren mimaride eski evler, ulan burda yaşayanlar insansa ya ben neyim? dedirtecek evler göreceksiniz. Çoğu ev ikametgah olarak kullanılsa da ne yazıkki belli başlıları otele dönüştürülmüş durumda.
    Bu rotayı öyle bir yol üzerinde takip edeceğinizi zannetmeyin, bir çok kasaba için otoyol ve otobana tekrar çıkmak durumunda kalacaksınız. Fotoğrafta görüldüğü gibi Würzburg'dan başlıyor ve Füssen'de bitiyor. Nc de Füssen kasabasına 4 km uzaklıkta. Bu rotada yol almak isterseniz Frankfurt'tan başlayıp Münih'te bitirebilirsiniz, Würzburg Bavyera sınırları içerisinde olmasına rağmen Frankfurt'a 1 saat uzaklıkta. Veya Münih'ten başlayıp Frankfurtta bitirebilirsiniz, ortadan başlamak isterseniz Stuttgart'tan başlamalısınız. Fotoğrafta görülen her kasaba görülmeye değer değil, Würzburg, Rothenberg Ob ter Tauber, Dinkelsbühl, Nördlingen, Augusburg, Schongau ve Füssen; en önemli kasabaları bunlar.
    Bu rotayı hangi araçla takip edelim?
    Bu rotada toplu taşıma araçları ile ilgili hiç bir bilgim yok. Günde 2 sefer yapan bir otobüs var, adı Romantic Road Coach, (http://www.romantic-road.com/index.php?id=romantic_road_coach) Bu otobüse mesela Würzburg'dan binip Füssen'de inebilirsiniz veya tam tersi, bu otobüs tüm Romantik Yol kasabalarında duruyor ama bu otobüs sadece Nisan - Ekim ayları arasında çalışıyor. Trenle tüm kasabaları takip edemezsiniz, üstelik Almanya'da uzak mesafe tren yolculukları bir hayli pahalı oluyor, bunu biliyorum. Hali hazırda bu kasabalar arasında ring yapan herhangi bir otobüs de göremedik. Tatile başlamadan yaptığım araştırmalarda, özellikle yabancı bloglarda rotanın en iyi araçla takip edilebileceğini okumuştum. Bu yüzden biz de araç kiralamaya karar verdik.
   Kısmi Romantik Yol gezimizden önce araç kiralama işini bir hayli düşündük. Kar kış, ya yollar kapalı olursa, ya bir sorun çıkarsa vs bir çok kötü senaryo yazdık. Araç kiralama sitesinden çok ucuza bir araç kiraladık. Mercedes, A serisi ve 6 günlük 450 lira gibi birşey tuttu. Bu beni çok düşündürdü, bu kadar düşük bir rakam o araba için bence imkansızdı. Firma hakkında kısa bir araştırma yaptım ve haklı olduğumu anladım. Bütün araç kiralama firmaları bildiğiniz üzere kredi kartınızdan belli bir miktar bloke ediyor, arabayı düzgün geri getirirseniz bu blokeyi geri açıyor. Eğer araç kiralayacaksanız lütfen çok ucuz fiyatlara inanmayın, daha sonradan deposit olarak çektiği miktardan en ufak şeyler için hatta sizin yapmadığını şeyler için bile para kesiyor geri kalanını size iade ediyorlarmış. Nitekim aracını kiraladığımız firmanın bu konuda hatta en azılısı olduğunu öğrendik ve rezervasyonumuzu derhal iptal ettik. firmalar hakkında görüşleri trustpilot sitesinde okuyabilirsiniz. Son ana kadar da araç kiralamadık ve havaalanında kiralamaya karar verdik. Hertz, Sixt ve Europcar arasında fiyat değerlendirmesi yaptık ve Europcar'dan yana seçimimizi kullandık.
Araç kiralamadan önce mutlaka dikkat edin:
1. Tatiliniz yazın ise sorun yok ama kışın ise, Almanya'da "Von o bis o (von october bis ostern)" Ekim ve Easter (Mart sonu diyelim) arası kış lastiği kullanmak zorunludur, kullanmazsanız cezası 40 euro. Araç kiraladığınız firmaya kış lastikleri fiyata dahil mi diye mutlaka sorun (14 ocak 2016 itibari ile Sixt hariç diğer firmalarda fiyata dahildi)
2. Kış lastiklerini ekstra satın alırsanız size kış seti satmaya çalışabilirler, kar zinciri vs. Almanya'da kar zinciri bulundurmak sadece dağa çıkacaksınız mecburidir, yoksa almanıza gerek yok.
3. Sözleşmeye imza atmadan önce mutlaka kiraladığınız aracı görün, içi dışı heryerini gözden geçirin, sözleşmede dahil olmayan çizik vs herşeyi fotoğraflayın ve o kusurları sözleşmenize dahil etmeden aracı kiralamayın, yoksa o zararları siz yapmış gibi işlem görebilirsiniz.
4. Navigasyona kesinlikle ihtiyaç var. Biz navigasyonu olmayan bir araç kiraladık, çünkü Vodafone Red tarifesini kullanıyorum ve günlük 9.90 tl karşılığında Türkiye'deki tarifemi yurtdışında da kullanabiliyorum, bir hayli internet hakkım vardı, telefonumda da harita uygulamasını kullanarak her hedefimize elimizle koymuş gibi ulaştık, navigasyonu bu yüzden satın almadık. Yurtdışında interneti Türkiye şebekenizle kullanmak çok pahalı, eğer böyle bir tarifeniz yoksa aracınız mutlaka navigasyonlu olmalı.
5. Her ne kadar hayır desenizde size sigorta satmaya çalışacaklar. Hatta bizim seçtiğimiz firma tam imza aşamasında tam kapsamlı sigorta için verdiği fiyatın yarısını vererek bizi kandırdı, ve satın aldık. Fiyatımız çok yükseldi ama kafamız rahat bindik araca. Orasını burasını çizsek hatta valizlerimiz çalınsa bile koruma altındaydık. Sürücülüğünüze güveniyorsanız bence almaya gerek yok. Almanya'da trafik magandası yok, hatalı sollama yok, herkes kurallı ve bilinçli araba sürüyor.
6. Aracı Frankfurt'ta teslim alıp Münih'te bıraktığımız için ücretimiz biraz daha pahalı çıktı, mesela Münih'te alıp yine orada bırakırsanız biraz daha uygun olur. Kiralama aşamasında tek yön için ekstra ücret çıkacağını unutmayın.

Yukarıdakiler araç kiralama şirketi ile ilgili yazabileceklerim. 

Trafik kurallarına uyduğunuz sürece hiç bir problemle karşılaşmazsınız. Alman polisi çok katı tutumuyla ünlü, o yüzden tabelada 70 km yazıyorsa otobanda herkes anında 70 km'ye düşürüyor hızını, trafik çok güzel akıyor, kimse kimseyi sollamıyor, egzozu delik pata pata eden araçlar yok, korna da yok. 
Kış mevsiminde gidecekler, yollar kapanır yolda kalırım diye bir düşünceniz olmasın. En küçük kasabanın en küçük yerleşim biriminin ulaşım yolunu dahi açıyorlar. Deli gibi kar yağdı ama bir tane bile kapalı yol görmedik ve söylediklerimde samimiyim. Şöyle örnek vereyim, Ankara'nın Hasanoğlan ilçesine bağlı falanca köyünün ulaşım yolu olsun, bu tip bir yolu bile açıyorlar anında, görevliler sürekli çalışıyor. 
Acil ihtiyaçlar için neredeyse 8-10 km de bir cep bulunuyor, tırcılar istirahat ediyor, ikisinde tuvalet yoksa birisinde mutlaka ücretsiz tuvalet bulunuyor. Benzinliklerde tuvaletler ücretli olabiliyor. Bu cepler haricinde sağa çekip dörtlülerini yakıp bekleyen hiç görmedik, kesin bilgi değil ama durmak yasak olabilir. Zaten aman durayım dediğiniz anda karşınıza bir cep denk gelecek.

    Havalar nasıl?
    Yaz mevsiminde gidecekler; unutmayın ki Türkiye'deki kavurucu sıcaklar asla orada yok. Yazın Frankfurt'ta ve Almanya'da bulunmuştuk ve çok üşümüştük. Burada ince bir kapşonlu sweatshirt idare eder ama aynısını NC kalesi ve çevresi için söyleyemem, bence yazın orası normalden de soğuk olur, çünkü Alplerin dibinde kendisi.
    Kış mevsiminde gidecekler; altı kaymayan, su ve soğuk geçirmeyen outdoor botlar, minimum -20 dereceye dayanabilen mont, içlik, polar sweatshirtler, bot çorabı vs şart. Atkı ve bereyi söylememe gerek yok sanırım. Güneş gözlüğü şart, kar gözü güneşten de çok alır bilirsiniz. 

    Ne Yeriz, Ne İçeriz?
    Buna daha detaylı değineceğim ilerde fakat, Oteller genellikle B & B tarzında yani oda ve kahvaltı otelleri. Akşam yemekleri çıkıyor ve ücrete tabi, sabah kahvaltısı bazı otellerde fiyata dahil, çoğunda dahil değil. Alkollü içecekler Türkiye fiyatlarına kıyasla resmen bedava, kur farkı olmasına rağmen. Oranın Bim marketi sayılabilecek Lidl marketlerde 70lik Smirnoff votka 9 euro idi. Biralar 0.70 euro centten başlıyor. 
    Bizim gibi bütçeniz kısıtlıysa marketten ıvır zıvırla idare edebilirsiniz, Lidl markette büyük boy patates salatası 1.67 euro, sandviç ekmeği 0.13 euro, dev tost ekmeğine yapılmış sandviç çeşitleri 1.57 euro idi. 
    Almanya'nın en büyük fast food restoran zinciri olan Nordsee bazı büyük kasabalarda karşınıza çıkabilir ve orta direğin en büyük dostudur. Bu restaurantta herşey balıklı, başka hiç bir et yok. Yiyebileceğiniz herşey balık içeriyor. Çok büyük bir kase balık çorbası 10 euro, balıklı sandviç çeşitleri 3.5 - 5 euro arasında değişiyor. Büyük boy kutu fish & chips 5.40 euro. Burger King ve MacDonalds, malumunuz en ucuz restoranlar arasında. 
   Bunların dışında adım atsanız karşınıza Kafeler ve Conditorei kafeler çıkar. Enfes kahveler ve sandviçler, reçelli berlinerler ve envai çeşit çörekler sizi bekliyor. 2 çay veya 2 kahve (veya 1 çay + 1 kahve :)), 1 turta, 1 sandviç ve bir kruvasandan oluşan kahvaltı tipine 10 euro ödedik. 
   Marketlerden alışveriş yapacaksanız unutmayın, poşetler ücretli, kendi poşetinizi mutlaka yanınızda götürün.

   Ön hazırlık olarak yazabileceklerim bu kadar. 1 günümüz ve Heidelberg gezimizde görüşmek üzere, adil ve empatik kalın..